12° Parçalı bulutlu

Dani Rodrik: Hilmi Özkök’ü yargılamaya kadar gider bu iş

Bugünün Manşetleri - 15 Temmuz 2014 06:44 A A

Balyoz Davası’nda birçok sahte delili ortaya çıkaran, davanın sanıklarından General Çetin Doğan’ın damadı Dani Rodrik, tahliyeler sonrasındaki ilk değerlendirmesini yaptı.

Dünyaca ünlü ikisatçı Dani Rodrik, Cumhuriyet gazetesi köşe yazarı Orhan Bursalı’nın sorularını yanıtladı. İktidarın bu davalarda kandırıldığına inanmadığını söyleyen Rodrik, ” Olayın ta en başlarında ben şahsen AKP hükümetinin önde gelen bakanlarından birisiyle özel olarak konuştum ve bildiklerimi anlattım. (Benden görüşmemizin gizli kalmasını istediği için ismini açıklamıyorum.) Keza tanıdığım AKP milletvekillerine şahsen yazdım. Kimse bana olanlann onlar için sürpriz olduğunu anlatmasın. Tabii işlerine geldiği için olanlan görmemeyi tercih etmiş olabilirler. Bu onların siyasal sorumluluğunu azaltmıyor.” dedi.

Hiç yanıldığını düşündünüzmü şeklindeki bir soruya Rodrik şöyle cevap verdi: “Ben de diyordum ki bu süreçten saygınlığını ve itibarını yitirerek çıkacak olanlar, hukuksuzluğu savunmaya çalışan Ahmet Altan, Hasan Cemal, Ali Bayramoğlu, Etyen Mahcupyan gibiler olacak.”

İşte Orhan Bursalı’nın röportajının tamamı:

Prof. Dr. Dani Rodrik, ekonomi alanında uluslararası tanınmış bir akademisyen. ABD’de Princeton’da Institute for Advanced Study’de Sosyal Bilimler’de Albert O. Hirschman Profesörü… Daha önce, Harvard’da çalışıyordu, İstanbul doğumlu, Robert Kolej’den sonra üniversite ve akademik kariyerini ABD’de yaptı. Türkiye Cumhuriyeti yurttaşı. Balyoz’dan yargılanan Çetin Doğan’ın damadı; Pınar Doğan ile evli. Siyasal ekonomi, küreselleşme, gelir eşitsizliği alanlarında çok başarılı akademik çalışmaları var.

Balyoz davasını Pınar Hanım ile başından beri izleyerek, davanın dayandığı delillerin sahteliğini, uydurulmuşluğunu ortaya çıkaran çalışmalarıyla da ülkede ve dünyada tanındı. Rodrik’ler, Balyoz davasında gerçeğin ortaya çıkartılmasında avukatlarıyla birlikte en büyük onuru aldılar. Konu ile ilgili iki kitapları var: “Balyoz – Bir Darbe Kurgusunun Belgeleri ve Gerçekleri” ile yeni çıkan “Yargı, Cemaat ve Bir Darbe Kurgusunun tç Yüzü” (Destek Yayınlan). Balyoz üzerine Anayasa Mahkemesi’nin verdiği çok önemli yeniden yargılanma kararı ve arkasından gelen tahliyeler üzerine, Dani Rodrik’e sorular yönelttim.

Aşağıda yanıtlarını bulacaksınız…

• Önce Balyoz davası üzerine eşiniz Pınar Doğan ile yaptığınız ve gerçeği ortaya çıkarmaya yönelik çalışmalarınızdan dolayı kutlarım. Şimdi gelinen aşamada, Anayasa Mahkemesi’nin (AYM) kararını nasıl buldunuz, dava bundan sonra sizce nasıl seyreder?

Dani Rodrik: AYM’nin bir şekilde, savunma lehine karar vereceğini bekliyordum, çünkü aksi takdirde top AÎHM’ye atılacaktı ve orada Türkiye aleyhine karar çıkacağı kesindi. AYM’nin bu riski ve maliyeti almayacağını düşünüyordum. Ama doğrusu savunmanın iki ana şikâyeti üzerine yoğunlaşan bu denli kesin bir karar da beklemiyordum. Yani “açıkça delillerin değerlendirmesinde hata var ve savunmanın çağırmak istediği tanıklar dinlenmeliydi” dediler. Hem de bunu oybirliğiyle yaptılar. Daha kaypak ve mahkeme salonuna mikrofon sarkıtılması gibi nispeten daha önemsiz bir usul hatası üzerine yoğunlaşabilirlerdi, bunu yapmadılar. Yani gayet olumlu buluyorum.

HİLMİ ÖZKÖK’Ü YARGILAMAYA KADAR GİDER BU İŞ

• Mahkeme, yeniden yargılamada, dijitallere dayanan bütün suçlamaları iptal edip, seminer üzerine yoğunlaşır mı? Sizce seminerde yapılan konuşmalar “darbe” iddiasıyla yargılanabilir mi?

Dani Rodrik: Seminer üzerinden bir darbe davası yürütülmesi mümkün değil, çünkü seminerde darbe planlamak gibi bir faaliyet yok ve tüm askeri hiyerarşinin bilgisi ve onayı dahilinde yapılıyor. Olsa olsa tek tük sahici isim kullanmak gibi askeri kuralları ihlal var. Sahte Balyoz belgeleri o yüzden üretilmiş zaten. Gerekmeseydi üretilmezdi. Semineri yargılamak yolu seçilirse hukuki dayanağı olmayacağı gibi, ta Hilmi Ozkök’ü yargılamaya kadar gider bu iş… Tabii her şey yeni mahkemenin hukuka ne kadar bağlı kalacağına bakar. Mutlaka birilerini suçlu bulalım ki dava boşa çıkmasın diye davranacaklarsa her şey mümkün.

– Dünyaya Balyoz davasını anlatarak ilgiyi dava üzerine çektiniz… İlk girişimlerinizde nasıl karşılandınız? Dani bu işle de neden ilgileniyor, dediler mi, zorluklarınız oldu mu? Süreç içinde yazı ve yorumlarınızın etkin Amerikan gazetelerinde daha fazla yer aldığını gördük… Yanılmıyorsam WSJ bile size yer verdi. Burada, CD ‘lerin sonradan kaydedildiğini delillendiren Arselsan’ın raporu etkin oldu mu?

Dani Rodrik: Pınar’la birlikte bir sürü yerde yazdık, WSJ, Financial Times, New Republic, Washington Post vs. Karşı taraftan farklı olarak bizim elimizde sağlam argümanlar vardı ve er ya da geç gerçekler yalanlara ağır basıyor. Başlarda genel kanı aleyhimizdeydi tabii, çünkü Amerikalı ve Avrupalılar, bizim sözde liberallerden bilgileniyordu. Ama biz ise akademisyen olarak yaklaştık, tek tek kanıtlan sunduk, söylediğimiz her şeyin arkasında durabileceğimizi gösterdik. Arsenal’in raporu önemli oldu, çünkü Microsoft Calibri çelişkisi herkesin kolayca anlayabileceği bir şeydi.

AHMET ALTAN, HASAN CEMAL, ALİ BAYRAMOĞLU SAYGINLIĞINI YİTİRDİ

 

• Bu süreçte dünya çapındaki kariyerinizi ortaya koydunuz.. Hiç ‘ya biz yanılıyorsak’ duygusu ve endişesi yaşadınız mı?

Dani Rodrik: Bir akademisyen kendini devamlı sorgulamıyorsa gerçek bir araştırmacı değildir. Bu yüzden Pınar ve ben devamlı birbirimiz için şeytanın avukatı rolünü oynadık. Tamamen emin olmadığımız argümanları ileri sürmedik, çünkü eninde sonunda bunun bize geri tepeceğini biliyorduk. Ben bu işte kendimi ortaya attımsa, kayınpederimi sevdiğim için yapmadım bunu. Kanıtlar çok açık ve kesin olduğu için yaptım. Tek oturumda 2003’te kaydı yapılmış bir CD’nin içinden, Ağustos 2009’a kadar (ve evvelinden bilinmesi mümkün olmayan) bilgiler çıkıyorsa o CD 2003’te üretilmemiştir. Birileri CD’yi sonradan üretmiş, 2003’te görevde olan kişiler yazmış gibi göstermeye çalışmış demektir. Bu kadar basit. Güncelleme masallarıyla bu sahtekârlığı aklamak mümkün değil. Bana başlarda “akademik kariyerinize zarar vermekten korkmuyor musunuz” diye soruluyordu. Ben de diyordum ki bu süreçten saygınlığını ve itibarını yitirerek çıkacak olanlar, hukuksuzluğu savunmaya çalışan Ahmet Altan, Hasan Cemal, Ali Bayramoğlu, Etyen Mahcupyan gibiler olacak. Nitekim öyle oldu.

• 17 Aralık 2013 Yolsuzluk ve Rüşvet operasyonundan sonra Cemaat-AKP iktidar ortakları arasındaki büyük ayrışmanın ardından, Balyoz’da (ve Ergenekon’da) önce siyasi sonra yargısal bir dönüşüm yaşandığı açık ve seçik. Bu durumu nasıl yorumluyorsunuz? Bu çatışma yaşanmasaydı?..

Dani Rodrik: Bu çatışmanın çıkacağı önceden belliydi ve bunu daha önceden yazmıştım. Cemaat-AKP koalisyonunu ayakta tutan, orduya karşı ortak tutumlarıydı. Ordu siyaseten zayıfladığı noktada koalisyon çatlayacaktı ve öyle oldu. Erdoğan devamlı kendine şantaj yapabilecek bir ortağa güvenemezdi. Cemaat ise sahne arkasından kontrol edebileceği biri istiyordu, ki bu Erdoğan olamazdı.

SUÇ İŞLEYEN SAVCI VE POLİSLERİNDE ADİL YARGILANCAĞINA GÜVENMİYORUM

• Türkiye’de derin bir yargı / adalet sorunu olduğu açık, siyasetin eli kolu yargının tüm sisteminin (Adli Tıp-polis-bilirkişi dahil) içinde… Ne diyorsunuz? Bu durumdan adalet çıkar mı, ne yapılmalı?

Dani Rodrik: Artık hangi kurum kimin elinde, kim kim için çalışıyor, hangisine güvenebiliriz benim doğrusu hiç fikrim yok. Adalet çıkarsa tesadüfen çıkar. Mesela Ergenekon-Balyoz-Askeri Casusluk-Hipnoz-KCK ve benzeri davalarda delil üretmekten tutun da, sanık lehine delilleri saklamaya kadar bir sürü suç işlemiş polis ve savcıların mahkeme önüne çıkanlsalar da adil yargılanacaklarına dair hiç güvenim yok. Hükümetin cemaatla kavgasından bugünkü koşullarda olsa olsa yeni bir cadı avı çıkar.

• Amerikan kamuoyunda ve çevrenizde akademisyen dünyasında ülkemizdeki hukuk ve yargı sistemi üzerinde nasıl bir algı oluştuğunu görüyorsunuz? “Allah kimseyi., düşürmesin ” düşüncesinin izlerini görüyor musunuz? Özellikle Arsenal raporunun etkisi?

Dani Rodrik: Türkiye üzerine algı yurtdışında tamamen değişti. Nasıl oldu da Arap Bahan’nda herkesin örnek olarak gösterdiği bir ülke böyle bir kâbus içine düştü diye soruluyor. Tabii o ömek olarak gösterildiği yıllarda içeride olanlara biraz daha dikkatle bakılsaydi şimdi olanlar o kadar sürpriz olmazdı.

İKTİDARIN KANDIRILMIŞ OLDUĞUNA HİÇ İNANMIYORUM

• Avukatların sizleri uyararak bir süre gelmeyin dediklerini biliyoruz. Özel yetkili savcı-mahkemeler gerçekten sizi ve Pınar Doğan’/ tutuklamak cesaretini gösterebilirler miydi?

Dani Rodrik: Odatv bilgisayarlarına yerleştirilen sahte belgelerde bizim ismimiz de (birçok başka “muhalif’ gibi) Ergenekon’la işbirliği yapanlar arasında geçiyordu. Balyoz’da dijitallere serpiştirilen isimlerin sonradan istenilen kişileri içeri atmak için kullanıldığını biliyoruz. Ahmet Şık ve Nedim Şener’in tutuklanması o kadar yankı uyandırmasaydı belki operasyonu genişleteceklerdi, bilemiyoruz. Ancak Türkiye’ye faydamızın yurtdışından daha fazla olacağını düşündüğümüzden gelmemeyi yeğledik.

• AKP iktidar adamları ve Balyoz’u destekleyen medya mensupları bugün “Safmışız, bizi de aldattılar, kandırıldık”gibi gerekçeler ileri sürüyor. Bu savunmayı nasıl değerlendiriyorsunuz, iktidar gerçekten kandırılmış olabilir mi veya olsa bile bunun payı ne kadardır?

Dani Rodrik: îktidarın kandınlmış olduğuna hiç inanmıyorum. Olayın ta en başlarında ben şahsen AKP hükümetinin önde gelen bakanlarından birisiyle özel olarak konuştum ve bildiklerimi anlattım. (Benden görüşmemizin gizli kalmasını istediği için ismini açıklamıyorum.) Keza tanıdığım AKP milletvekillerine şahsen yazdım. Kimse bana olanlann onlar için sürpriz olduğunu anlatmasın. Tabii işlerine geldiği için olanlan görmemeyi tercih etmiş olabilirler. Bu onların siyasal sorumluluğunu azaltmıyor.

• Hukuk sisteminin iyileştirilmesi ve adaletin sağlanması açısından bakıldığında, bu kumpası hazırlayanların peşine düşülmesi, bu suçları işleyenlerin izlerinin sürülmesi ve yargılanmalarının sağlanması gerekmiyor mu?.. Bunun yargı sistemini de iyileştirici etkisini görüyor musunuz?

Dani Rodrik: Bu suçlan işleyenlerin yargılanması sadece adalet için değil, Türkiye’nin sağlıklı gelişmesi için de önemli. Ama ne geçmişteki tecrübemiz ne mevcut konjonktür bizi bu konuda iyimser yapıyor. Bu işleri yapanlann ileride ortaya çıkacaklanm, suçu birbirlerine atacaklannı düşünüyorum. Ama resmi soruşturma ve yargılama yolundan pek bir beklentim yok. Ana sorun şu ki, cemaatten bu işleri tezgâhlamış olanlar AKP ve hükümetten önemli destek aldılar. Bu işleri açığa çıkarmak demek, bu ortaklan da gözler önüne sermek olacak. AKP’nin bunu yapmak için hiçbir siyasi nedeni yok, dolayısıyla bu konuda siyasi irade bekleyemeyiz. Esasen Türkiye’de bu sorunlan çözmenin tek yolu, Güney Afrika’da apartheid rejimi yıkıldığı zaman kurulan ‘Truth and Reconciliation Commission’ cinsinden bir süreçten geçmek. Türkiye’de ordu, cemaat, AKP dahil olmak üzere her kesimin yüzleşmek zorunda olduğu çirkin gerçekler var. Böyle bir süreci başlatmak ve yönetmek için gereken karşılıklı güven bir noktada tesis olur mu bilemiyorum. Ama başka bir yol da göremiyorum. Belki Türkiye’de mağdur edilmemiş kesim kalmadığı zaman mümkün olur, ki artık o noktaya epey yaklaştık.

• Dani Rodrik, teşekkür ederim yanıtlar için, sizi Türkiye’ye bekliyoruz…”

Odatv.com

Bugünün Manşetleri - 06:44 A A
BENZER HABERLER

YORUM BIRAK

YORUMLAR

Hiç yorum yapılmamış.

SOSYAL MEDYA HESAPLARI

POPÜLER HABERLER

  • 01
    Siirt AK Parti’de Temayül başladı
    AK Parti’de 14 Mayıs’ta yapılacak 28. Dönem Milletvekilliği seçimleri öncesi temayül yoklaması yapılıyor. Delegeler, online (çevrimiçi) yapılacak temayülde aday adayı olan 35 aday arasında 3 isme oy kullanacak. Aday belirlemede bir kriter olan temayül sonuçları daha sonra yöneticiler tarafından parti genel merkez seçim işleri birimlerine aktarılacak. Geçmiş yıllarda temayül öncesi aday tanıtımının yapıldığı toplantıda kürsüye […]
  • 02
    Emekli Güvenlik Korucuları maaşlarının en düşük emekli maaşı ile eşitlenmesini İstiyor.
    2017 yılında Önce emekli olan Güvenlik Köy Kurucuları (Eski ismi Köy Kurucuları) SSK’ları o dönemde yatmadığı için o dönemde ve öncesinde emekli olan Güvenlik Korucuları Cumhurbaşkanı Recep Tayyip ERDOĞAN’ın talimatları ile 2023 Ocak ayında başlamak üzere en düşük emekli maaşı 5500 TL olacak demesine rağmen maalesef hala 4000-4800 TL arasında emekli maaşı alan emekli Güvenlik […]
  • 03
    Siirt’te Yeşilışık iletişim -2 Vodafone Şubesi Açılışı Yapıldı
    Baykan ilçemizde yıllarda beri Yeşilışık iletişim adı altında Vodafone Şubesi bulanan hemşerimiz Taner Yeşilışık Siirt’te açtığı Yeşilışık iletişim 2.ci Vodafone Şubesi’nin açılışı yapıldı. Güreş Caddesinde hizmete giren Yeşilışık iletişim-2.Vodafone Siirt Şubesi Siirtlilerden ilgi görmesi bekleniyor. Sahlbi Taner Yeşilışık ışık olan Yeşilışık iletişim-2 Vodafone Şubesi açılışı AK Parti İl Başkanı Av. Ekrem Olgaç,Baykan eski Belediye Başkanı […]
  • 04
    Seyda Molla Mazhar EVRENSEL geçirdiği Covid-19 rahatsızlığından dolayı vefat etti.
    Gavs-ı Kasrevi Hz Seyyid Abdulhakim EROL ( El Hüseyni) ve Şeyh Muhyeddin EVRENSEL Havili Hz.’nin torunu, Gavs-i Sani Hz. Şeyh Abdulbaki EROL’un Halife’si olan Seyda Molla Abdurrahman EVRENSEL Hz.’nin evladı ve Halife’si Seyda Molla Mazhar EVRENSEL Tedavi gördüğü Siirt Eğitim ve Araştırma Hastanesinde  07.11.2020 Cumartesi günü gece saat 23.30’da Rahmet-i Rahmana kavuşmuştur. evvelki gün 08 […]
  • 05
    Adıyaman'da asansörde mahsur kalan 2 kadını itfaiye kurtardı
    ADIYAMAN (AA) – Adıyaman’ın Gölbaşı ilçesinde, bir binanın asansöründe mahsur kalan iki kadın, itfaiye ekibince kurtarıldı. Fatih Mahallesi Günaydın Caddesi'ndeki Furkan Apartmanı'nda 2 kadının kullandığı asansör arızalandı. Asansörün hareket etmemesi üzerine kadınlar, 112'yi arayarak yardım talebinde bulundu. Gölbaşı Belediyesi itfaiye ekibi, binaya giderek asansörün dış kapısını anahtarla açtı. Asansörden çıkarılan kadınlar, itfaiyeye teşekkür etti.
  • 06
    Diyarbakır'da ramazan ayı etkinlikleri sürüyor
    DİYARBAKIR (AA) – Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi'nin ramazan dolayısıyla gerçekleştirdiği etkinlikler kapsamında meddah Yusuf Duru, sevenleriyle buluştu. Diyarbakır Büyükşehir Belediyesinden yapılan açıklamaya göre, Kültür ve Sosyal İşler Daire Başkanlığı'nın "Diyarbakır'da Ramazan Bir Başka" mottosuyla başlattığı, sevilen isimleri vatandaşlarla buluşturduğu etkinlikler, Sezai Karakoç Kültür ve Kongre Merkezi'nde devam ediyor. Meddahlığın son temsilcilerinden biri olan Duru, halk hikayeleri, […]
  • 07
    Depremin ardından Adıyaman'a ilk turist kafilesi Güney Kore'den geldi
    ADIYAMAN (AA) – Kahramanmaraş merkezli 6 Şubat'ta meydana gelen depremlerden etkilenen Adıyaman'a gelen ilk turist kafilesi, törenle karşılandı. Kültür ve Turizm Bakan Yardımcısı Ahmet Misbah Demircan, Turizm Haftası kapsamında Güney Kore'den kente gelen turistlere Adıyaman Havalimanı'nda çiçek ve çeşitli hediyeler verdi. Demircan, törenin ardından gazetecilere, 6 Şubat'taki depremlerin üzerinden 56 gün geçtiğini, bu sürede Adıyaman'da […]
  • 08
    Botan Vadisi eşsiz manzarasıyla büyülüyor
    Siirt’te yer alan ve doğal güzellikleri barındıran Botan Vadisi Milli Parkı, ziyaretçilerine keyifli anlar yaşatıyor.
  • 09
    Şanlıurfa'da av yasağı toplantısı gerçekleştirildi
    ŞANLIURFA (AA) – Şanlıurfa'nın Hilvan Kaymakamlığı tarafından 1 Nisan'da başlayan avlanma yasağı ilişkin toplantı düzenlendi. Kaymakamlıktan yapılan açıklamaya göre, Kaymakam Coşkun Doğan başkanlığından İlçe Emniyet Müdürlüğü, İlçe Jandarma Komutanlığı, İlçe Tarım ve Orman Müdürlüğü ve Hilvan Avcılar ve Atıcılar Derneğinin katılımıyla gerçekleştirilen toplantıda ekosistemin korunması ve kaçak avcılıkla alınan tedbirler görüşüldü. Açıklamada görüşlerine yer verilen […]
  • 10
    Şanlıurfa'da üzerinde uyuşturucu bulunan şüpheli gözaltına alındı
    ŞANLIURFA (AA) – Şanlıurfa'da üzerinde uyuşturucu bulunan şüpheli gözaltına alındı. İl Emniyet Müdürlüğü ekipleri, Atatürk Bulvarı'nda yaptığı kontrollerde şüphe üzerine K.Y'yi durdurdu. Şüphelinin yapılan üst aramasında 6 gram esrar ele geçirildi. Ekipler, K.Y'yi gözaltına aldı.
  • 11
    Bakan Kurum, Kalkınma Öncelikli Kentleşme Çalışmaları Toplantısı'nda konuştu:
    ANKARA (AA) – Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Murat Kurum, Adıyaman, Hatay, Kahramanmaraş ve Malatya'nın depremde zarar gören kent merkezlerinin, Kalkınma Öncelikli Kentleşme (KÖK) çalışmalarıyla yeniden inşa edileceğini belirterek, "Projelerin her biri bir mimar tarafından sahiplenilecek ve her ilin kent merkezi bir mimarın imzasını taşıyacak." dedi. Bakanlıktan yapılan açıklamaya göre, Kurum'un başkanlığında, KÖK Çalışmaları […]
  • 12
    Van'a yerleştirilen depremzedeler Kedi Villası'na bıraktıkları hayvanlarını almaya başladı
    VAN (AA) – MESUT VAROL – Kahramanmaraş merkezli 6 Şubat'ta meydana gelen depremlerin ardından geldikleri Van'da Yüzüncü Yıl Üniversitesi Van Kedisi Araştırma ve Uygulama Merkezi bünyesindeki Van Kedi Villası'na hayvanlarını bırakan aileler, kedilerini almaya başladı. Depremler nedeniyle yıkımın yaşandığı illerden kurumlar aracılığıyla ya da kendi imkanlarıyla kente gelen, otel, yurt ve evlere yerleştirilerek ihtiyaçları karşılanan […]
  • 13
    Gaziantep'te uyuşturucu operasyonunda 23 zanlı yakalandı
    GAZİANTEP (AA) – Gaziantep'te uyuşturucu satıcılarına yönelik operasyonda 23 şüpheli gözaltına alındı. İl Emniyet Müdürlüğünden yapılan yazılı açıklamaya göre, Narkotik Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğü ekipleri, narkotik suçların engellenmesine yönelik Cumhuriyet Başsavcılığı koordinesinde çalışma yürüttü. Ekipler, 4 adres ve 2 araçta yaptıkları aramada 375 gram sentetik uyuşturucu, 101 gram esrar, 14 uyuşturucu hap, 8 gram eroin […]
  • 14
    Jandarma güvenliğini sağladığı çadır kentte oyunlar oynadığı çocuklara moral veriyor
    ADIYAMAN (AA) – EYÜP ELEVLİ / FİKRET DELAL – Kahramanmaraş merkezli 6 Şubat'taki depremlerden etkilenen Adıyaman'da görevli jandarma personeli, asayiş ve güvenliğini sağladığı çadır kentte çocuklar başta olmak üzere afetzedelerle yakından ilgileniyor. Kentte depremlerde evleri yıkılan veya hasar gören 2 bin 813 kişi, Eğriçay Millet Bahçesi 7 Nolu Çadır Kent'e kurulan 512 çadıra yerleştirildi. Gece […]

YAZARLARIMIZ

  • İlkbahar Mevsiminde Ne Gibi Değişiklikler Olur

    İlkbahar mevsimi her insan tarafından en çok sevilen mevsimlerden bir tanesidir. Hatta birçok insan en çok ilkbahar mevsimini sevdiğini söylemektedir. İlkbahar geldiği zaman hem insanın ruhunda hem de doğada gözle görülen ve aynı zamanda da hissedilen çok fazla sayıda değişiklik olur. Peki bu değişiklikler nelerdir? Bu ya buna benzeyen kafanızda bazı sorular var ise, bu […]
  • Toplumsal yozlaşma ve toplumların tutumu:

    Toplum içerisinde değer karmaşası oluşması ve zamanla faydacılığın her şeyin önüne geçmesi de etik kurallarının uygulanmasını etkiler. Bu durumu kısaca toplumsal yozlaşma olarak adlandırıyoruz. Kişisel toplumsal düzeydeki çatışmada, toplumsal değerlerden farklı değerlere sahip kişiler toplumun değer sistemine karşı geldiklerinde etik çatışma içinde kendilerini bulurlar. Ayrıca ülkeler arasında değer farklılıklarından dolayı da etik çatışmalar ortaya çıkabilir. […]
  • Ahlak Kavramı Üzerine…

    Sözlüklerde Ahlakın tanımı “insanın doğuştan getirdiği ya da sonradan kazandığı birtakım tutum ve davranışların tümü.-kişide huy olarak bilinen nitelik; iyi ve güzel olan nitelikler.” Olarak yer alır. Türk Dil Kurumu Ahlakı ” Bir toplum içinde kişilerin uymak zorunda oldukları davranış biçimleri ve kuralları, aktöre, sağtöre” şeklinde tanımlar. Ahlâk Arapça’da tabiat, huy gibi mânalara gelen hulk […]
  • Şeyh Osman Türbesi bakımsızlıktan harabeye döndü

    Siirt, Baykan Veysel Karani Beldesi’nde bulunan Bakımı ve denetimi Vakıflar nezdinde bulunan ve Şeyh Osman türbesi olarak bilinen Hz. Veysel Karani aşığı Hz. Veysel Karani ’ye ziyaret için gelen ve Veysel Karani ye ulaşamadan vefat ettiği yerde Türbesi yapılan ve Kültür ve Turizm Bakanlığı, Vakıflar Genel Müdürlüğü denetim ve  kontrolünde olan Şeyh Osman Hz. yattığı […]

NAMAZ VAKİTLERİ

02.04.2023 12:51:06
× Whatsapp İhbar